Bilişim ve yazılımda ihracatçı olduk

Son yıllarda hızla büyüyen yazılım sektörü, uluslararası başarısıyla dikkat çekiyor. Ticaret Bakanlığı verilerine göre, bilişim ihracatımız geçen yıl 4,9 milyar dolar oldu. Bu rakamın yüzde 90 kadarını yazılım ve ona bağlı sektörler gerçekleştirdi. 30’un üzerinde ülkeye ihracat yapan ve 1 milyondan fazla kullanıcıya ulaşan Bimser firmasının CEO’su Murat Atıcı ile yazılımdaki son gelişmeleri konuştuk. Atıcı’ya göre, Türkiye konumu itibarıyla Orta Doğu, Güney ve Orta Avrupa, Kafkasya ve hatta Orta Asya gibi yazılım ürünlerini kolayca pazarlayabileceği geniş bir coğrafyanın ortasında yer alıyor.

MARKALI ÜRÜN LAZIM

Türk yazılım sektörünün potansiyelinin altında kaldığına dikkat çeken Atıcı, “En önemli sorunlarımızın başında markalaşma geliyor. Yazılımcılarımızın önemli bir bölümü ürün geliştirmek veya marka oluşturmak yerine yerli firmaların projelerine yöneliyorlar. Markalaşma olmayınca ihracat istenilen sıçramayı yapamıyor. Teknoloji ihracatçısı bir ülke olabiliriz, önemli potansiyele sahibiz. Türkiye, bunu savunma sanayiinde başardı, yazılımda da potansiyelimiz var” ifadelerini kullandı.

30 ÜLKEYE İHRACAT

Atıcı, küresel pazarlarda tutunmak için şirketlerin sabırla ürün geliştirmesi gerektiğini vurguladı. Atıcı, “Önemli merkezlerde ofis açmak ve iş ortaklıklarına yönelmek önemli. ABD ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde ofislerimiz var. Orta Doğu ve Türki Cumhuriyetleri ağırlıklı olmak üzere 30’a yakın ülkeye yazılım ihracatı yapıyoruz. Afrika’da bile müşterilerimiz var” diye konuştu. Atıcı, kıtanın bilişim açısından yatırıma ihtiyaç duyduğunu belirterek yerli yazılım şirketleri için önemli fırsatlar barındırdığını dile getirdi.

YAPAY ZEKA SAYESİNDE VERİMLİLİK

Yapay zekâ tarafında sektörde önemli gelişmeler olduğuna dikkat çeken Murat Atıcı, şunları söyledi: “Yapay zekâ sayesinde bir senede geliştireceğimiz uygulamayı 6 ayda yapabiliyoruz. Üçte 1 oranında verimlilik artışı öngörüyoruz. Araştırmalara göre, 2030 yılında yapay zekâ kaynaklı 16 trilyon dolarlık ekonomi oluşacak. Bu ekonomik büyüklüğün üçte biri verimlilik artışından gelecek. Ülkemizde 10 bine yakın yazılım şirketi bulunuyor ve yapay zekayla ilgilenen firma sayısı ise 70 bin civarında. Bunların sektöre ciddi katkı yapmasını bekliyoruz. Teknoloji yatırımları ciddi sermaye gerektiriyor. Oysa ki yazılım farklı. 2023’te 4 milyar dolar civarındaki ihracatımızın yüzde 90’ı yazılımdan geldi. Yapmamız gereken bunu 10 milyar doların üzerine çıkarmak.”

Related Posts

Samsung’dan geri adım: Galaxy Watch Classic geri dönüyor

Geçtiğimiz yıl tanıtılan Galaxy Watch 7 ve Watch Ultra modelleri arasında, döner çerçeveli “Klasik” bir seçenek sunulmamıştı. Ancak bu tasarımı seven kullanıcıların sayısı hâlâ oldukça fazla. Görünüşe göre şirket, bu kararından geri adıma atacak …

Apple son kararını veremedi: iPhone 17e gelecek mi, gelmeyecek mi?

Apple’ın iPhone SE serisini sonlandırıp iPhone 16e ile yakaladığı başarı, gözleri iPhone 17e’ye çevirdi. Ama yeni modelin geleceği konusunda henüz net bir karar verilebilmiş değil.

Google, tartışmalı arama özelliğini şimdi de YouTube’a getiriyor

Google Arama’nın çok tartışılan özelliklerinden biri olan AI Overviews (AI Genel Bakışı), tüm bu tartışmaların gölgesinde YouTube’a taşınıyor. Peki bu durum, YouTube deneyimini nasıl değiştirebilir?

Bu elektrikli kamyon, 300 eve elektrik sağlayabiliyor

Çin merkezli Sunwoda Energy, 2 MWh enerji depolama kapasitesine sahip dünyanın ilk 10 metre sınıfı mobil enerji depolama aracı olan Sunwoda MESS 2000’i tanıttı.  10 metre uzunluğundaki kamyon, 2 MWh batarya kapasitesiyle 300 eve bir gün yetecek …

Google Gemini yakında Android Auto ve Wear OS platformlarına geliyor

Google’ın yapay zekâ konusundaki yatırımları hız kesmeden devam ediyor. Masa üstü ve mobil platformları arasında Google Gemini entegrasyonunu tamamlayan firma şimdi giyilebilir ve araç platformlarına yöneliyor.  Google Gemini kolunuzda …

Mars’taki tuhaflık çözülmek üzere: Manyetik kanıtlar ortaya çıktı

Mars’ın günümüzde manyetik alanı yok ve bu durum, gezegenin atmosferinin zamanla yok olmasının başlıca nedeni olarak gösteriliyor. Ancak bilim insanları, Mars’ın geçmişte bir manyetik alana sahip olduğunu gösteren güçlü kanıtlar bulmuş durumda. Fakat bu alanın yalnızca güney yarımküreyi kapsadığı düşüncesi, araştırmacıları yıllardır meşgul ediyor.