Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, Fransa’da Cezayir kökenli 17 yaşındaki bir gencin öldürülmesinden sonra çıkan olaylara işaret ederek, “Evet, yabancı düşmanlığı, İslamofobi, entegre olup – olmama, ikinci sınıf muamele ve bir gün ekonomi, polis şiddeti, ayrımcılık vs… bir sebeple “patlayabilme ihtimali” sürekli gündemde Avrupa’da… Suriyeli mülteciler konusunda bütün Avrupa’nın sergilediği tutum, zihinlerin bir yerinde depreşip duran “entegrasyon” sorunu ile ilgili.
Fransa’da halen ağır polisiye tedbirler uygulanıyor. Olağanüstü hal bile gündemde. Ateş bugün söndürülse bile sorun biter mi, buna ihtimal verilmiyor” diye yazdı.
Suriyeli, Afgan, Afrikalılarla birlikte Türkiye’de 10 milyon civarında göçmen-mülteci olduğundan söz edildiğini kaydeden Taşgetiren, “Şu ana kadar Türkiye’de göçmen merkezli kayda değer ve kitlesel bir anormallik yaşanmadı. Ancak sorun yok değil. Potansiyel var. Sendromlar da var. Fransa’daki işler, taa geçen yüzyılın başlarına kadar uzanıyor. Yani sosyal hadiseler birikimlerle patlama noktasına geliyor.
Türkiye geleceği planlıyor mu, sorun burada… Hepimiz de biliyoruz ki, bu işlerde çok tedbirli davranma geleneğimiz yok. Bu işler “Ensar – Muhacir” denklemine oturtunca çözülüverecek işler değil. “Ensar-Muhacir” diyelim tamam, ama gene de Muhacirlerin olduğu gibi Ensar’ın da içinin rahatlayacağı formüller geliştirmekten geri kalmayalım” ifadelerini kullandı.
Yazının tamamı