Sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) depolama ve gazlaştırma faaliyetlerine yaklaşık 30 yıldır kesintisiz olarak devam eden Marmara Ereğlisi LNG Terminali, 2019’dan bu yana kara tankerleriyle LNG ihracatı yaparak Balkan ülkelerinin enerji arz güvenliğine de katkı sağlıyor.
Türkiye’nin doğal gaz altyapısının önemli bileşeni durumundaki LNG terminalleri, boru hatlarına bağlı kalmadan farklı kaynak ve ülkelerden doğal gaz tedarik edilmesini sağlıyor.
Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’ye (BOTAŞ) ait Tekirdağ’daki Marmara Ereğlisi LNG Terminali de Türkiye’nin bu alandaki ilk tesisi olarak öne çıkıyor.
Türkiye’nin karada kurulu iki LNG tesisinden biri olan Marmara Ereğlisi LNG Terminali, faaliyetlerine 1994’ten bu yana kesintisiz olarak devam ediyor.
Tesiste, her biri 85 bin metreküp kapasiteli üç ana depolama tankı bulunuyor. Dünyanın farklı noktalarından deniz yoluyla Türkiye’ye getirilen LNG bu tanklarda depolanıyor ve ihtiyaç halinde gazlaştırılarak BOTAŞ’ın ana iletim hattına verilerek tüketicilerin kullanımına sunuluyor. Bu işlemlerinin yanı sıra terminal, kara tankerleriyle yurt içi ve dışına LNG sevkiyatı yapıyor.
Marmara Ereğlisi LNG Terminali Başmühendisi Ömer Turan, AA muhabirine, 1988’de inşasına başlanan tesisin, ülkenin 1994’ten bu yana kesintisiz olarak hizmet veren en önemli enerji arz noktalarından biri olduğunu söyledi.
Turan, tesisin işleyişine ilişkin şu bilgileri verdi:
“Stratejik öneme sahip tesislerden biri olan terminalimizde Nijerya, Katar ve Cezayir gibi 20 farklı ülkeden gelen LNG gemilerinin emniyetli bir şekilde boşaltım operasyonlarını gerçekleştirip tanklarımızda depoluyoruz. Toplam 255 bin metreküp kapasiteye sahip tanklarımızda depoladığımız LNG’yi ihtiyaca göre tekrar gazlaştırarak ulusal gaz iletim şebekemize ileterek hizmet vermeye devam ediyoruz.”
Kuruluşundan bu yana tesiste birçok projenin hayata geçirildiğini belirten Turan, “2017’de ilk olarak iskele kapasite artış projemizi gerçekleştirdik. Bu sayede dünyadaki her türlü LNG gemisini karşılayabilecek kapasite ve özelliğe sahip olduk. Ardından 2018 yılında en önemli projelerimizden biri olan gazlaştırma kapasitemizi yüzde 100 artırma projesini gerçekleştirdik.” dedi.
Turan, böylece tesisin günlük gazlaştırma kapasitesinin 18 milyondan 37 milyon metreküpe çıkarıldığına dikkati çekerek, “Bu proje sonucunda İstanbul’un doğal gaz ihtiyacının tamamını karşılayabilecek düzeye eriştik. Türkiye geneline baktığımızda da yaz aylarında ihtiyacımızın yüzde 30’unu, kış aylarında ise yüzde 18’ini karşılayacak bir kapasiteye ulaşmış olduk.” değerlendirmesinde bulundu.
Tesisin, 2000’li yıllardan bu yana sahip olduğu sistem sayesinde boru hatlarının ulaşmadığı şantiye ve turizm bölgeleri gibi enerji ihtiyacı olan noktalara kara tankerleriyle LNG sevkiyatı da yaptığını dile getiren Turan, “Günlük 75 tanker kapasiteyle hizmet verdiğimiz Türkiye pazarında tüm ihtiyacı karşılayabilecek durumdayız.” ifadesini kullandı.
Turan, “Bunun haricinde 2019 yılında kara tankerleriyle yurt dışına ilk ihracatı başlatarak Balkanlar’a da enerji ihracatımızı gerçekleştirmiş bulunuyoruz.” dedi.
Tesis içi hizmet dışında römorkajlık ve denizcilik hizmetlerinin de yürütüldüğünü dile getiren Turan, şunları kaydetti:
“Kurulduğundan bu yana tesisimize gelen tüm LNG gemilerine bünyemizde barındırdığımız deniz işlev kabiliyetleriyle hem römorkaj hem de yanaşma hizmetlerini kendimiz gerçekleştiriyoruz. Gemi yanaştıktan sonra ‘loading master’ adını verdiğimiz vardiya mühendislerimizle gemiye çıkarak buradaki tüm boşaltım operasyonlarını kendimiz yönetiyoruz. Ortalama bir gemiden bahsedersek, yanaşması, boşaltım operasyonunun yürütülmesi gibi işlemler yaklaşık 24-30 saatlik bir süre alıyor. Kış aylarında, tüketimin en yoğun olduğu dönemlerde de 7/24 kesintisiz bir şekilde bu işlemleri gerçekleştiriyoruz.”
